Fidanım
Dede ile torun hayatı güzelleştirmek adına fidan diker. Fidan torun ile birlikte büyür. Kuşlara yuva, sinek ve böceklere şifa, hayata deva olur. Dede, torunu fidan gibi büyürken hayatta hep güzel izler bırakmasını diler. İşte böyle bir hikayeye benzedi dedem ile birlikte “Hünnap” fidanı dikişimiz.
Zeytin ağaçlarının gölgesinde korkmasın, güneş onu daha cesur kılsın diye açığa diktiğimiz fidanımızı sulamak için hazırlıklı gitmiştim. Kovamı ve küreğimi unutmamış, can suyunu da ilk ben dökmüştüm, hayata yeni tutunan fidanıma haftalar önce. Yağmurla sulanıp, toprakla beslenen fidanımı ziyarete gittik bugün. Büyüdüğüne çok sevindik, tarlada sevincimizden “Yaşasın” diyerek koşturup durduk kuzenim Halil Kaan ile birlikte. Tıpkı torunları gibi hünnabında sağlıklı büyüdüğünü gören dedem ise çok mutlu görünüyordu.
Yazar
Anne Gezgin
1977 yılında Bursa’da doğan İnci Sarıhan, bir kasabada büyüdü ve erken yaşında “El alem ne der?” hapishanesinden kaçtı. Selçuk Üniversitesi Eğitim Fakültesi Mezunu. Bir köy ilkokulunda çocukların ruhuna dokunmaya çalışıyor. Dağcılık, bisiklet, su sporları yapıyor. Balkan göçmeni bir ailenin, çalışmayı, doğayı, seyahati çok seven, boş durmaktan, avare gezmekten hoşlanmayan, yerinde duramayan kızları. Tibet Çınar’ın annesi. Doğaya zarar verenlere kıyasıya kızgın. Evde kendi tarifleri ile ekmek, deterjan yaparken paralel evrenlere geçiyormuş kadar mutlu. Bisikletli gezginlik serüveninde 24 ülkede on binlerce km pedal çevirdi. İnsanın kendi içine doğru yaptığı yolculuğun önemli olduğuna inanıyor. Fotoğraf sergileri açıyor, tur kitapları yazıyor, sunumlar yapıyor.
Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.