Bisikletle Lüksemburg

Almanya tarafından Mosel Nehri‘ni takip ederek yaklaşıyoruz Lüksemburg’a. Başkente varmak için bir kaç tepeyi 35 derece sıcaklıkta tırmanmak kolay olmasa da şehre yaklaşınca gördüğümüz manzara “Oh be!” dedirtiyor. Bisiklet yolu daha yeni yeni girmiş bu ülkeye. Bazen anayol trafiğine de dalıyoruz mecburen.
image

Belçika, Almanya,Fransa ile çevrelenmiş,Roma ve Cermen kültürlerinin yoğrulup birleştiği bir ülke Lüksemburg.



963 te bir kale olarak temelleri atılan bu ülke Fransa,Almanya,Hollanda ve Belçika arasında paslaşılıp el değiştirmiş ve ancak 1827 de bağımsızlığını ilan edebilmiş. 1.ve 2.Dünya Savaşlar’ında Almanya’nın saldırısına uğramaktan da kurtulamamış. Nazi işgalinden de nasibini almış .Savaşlar sona erince Lüksemburg Dükalığı olarak tarihteki yerini korumuş. Dünya’daki tek “Büyük Dükalık”,krallığın bir gömlek düşüğü. Bankacılık ve yatırım krallığı da desek yalan olmaz. İsviçre’den sonra bireysel bankacılık, ABD’den den sonra ise yatırım fonu merkezi. Ebay,Amazon,Skype,Paypal’ın Avrupa merkezlerinin Lüksemburg’ta olması ise ekonomiyi her daim canlı tutuyor.
image

image

Transformers arabası görünce fotograf çekinmek isteyen yakışıklımın pozu da böyle olur.
image

İlginç bir eğitim sistemi var.İlköğretimin ilk yılları Lüksemburgça işlenen dersler sonradan Almanca’ya dönüyor.Ortaöğretim ise Fransızca. Nüfusun %20 sinin Portekiz olduğunu düşünürsek  Portekizce’yi de eklemeleri olası.

Lüksemburg şehri, bir vadide kurulu iki katlı bir şehir. Alçak şehir(Ville Basse) tarihi Lüksemburg Kalesi’nin bulunduğu bölge. Alzette Nehri kenarındaki minik, sevimli evleri 1600 yıllardan kalma Neumünster Manastırı ile masal şehir kıvamında.
image

image

Bisikletlerimiz ile bu ortaçağ şehrinden geçerken hissettiğimiz sakinlik  yol yorgunluğumuzu sildi götürdü. Eskiden manastır olarak kullanılan bir öğrenci yurdunda gecelemek ise bize bal kaymak oldu. Üniversite öğrencilerine her dönem 3 bin euro verildiğini de burada öğrendik.
image

Şehrin üst bölümünde ise Grand Dük’ün Sarayı, Büyük Katedral ve alış veriş merkezleri var.Lüksemburg köprüleri ile de ünlü bir şehir. Ayrıca, Vigtor Hugo Müzesi’de gezilecek yerler listesinin başında.
image

image

image



23 km uzunluğundaki  yeraltı dehlizleri olan Back Tahkimatları, şehrin alt ve üst bölmünün ortasından geçiyormuş. Savaşın izlerini taşıyan bu dehlizler hala korunuyor.
Sakin bir köy havasını kaybetmeyen bu başkentten ayrılık gelişimizin tam tersine sağanak yağmur altında oldu. Bisikletle gezmenin zor olduğu vadide kurulan bu iki katlı şehirde bile bisiklet istasyonlarının olması inanılmaz.
image

image

image

image

image

Yorumunuzu yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.